Seyyid Rıza; eşinin MS (Multipl Skleroz) hastası olmasından sonra, edindiği İslam ilmini hayata geçirmek zorundadır. Film, Tahran'daki günlük hayat ile, en derin ve en temel İslami öğretiyi, yani aşkı; Hafız-ı Şirazi ve Celaleddin Rumi'nin şiirsel diliyle birleştiriyor.

Ahmet eşiyle birlikte sakin bir hayat süren genç bir din adamıdır. Ancak eşinin hamileliğinden haberdar olunca hayatında yeni bir devir başlar. Ekonomik baskılar yüzünden farklı işlerde çalışması teklif edilir...

Köyündeki insanlar Rıza'yı pek aklı başında olmayan bir genç olarak biliyorlar. Rıza anayol selden zarar gördüğü için motosiklet-taksiciliği yaparak insanları taşımaktadır. Bu esnada yolculardan biri olan köyün yeni öğretmenine aşık olur. Öyle bir aşk ki onu gerçekten divane eder. Mucizevî bir deneyimle sonlanan "Allah Yakındır" filmi Ali Veziriyan'ın aşkı ruhanî ve irfânî bir bakış açısıyla incelemesidir.

Meryem ve Rıza diğer insanlardan farklılardır. Birazcık farklı değil, çok farklılar. Ve bu farkın getirdiği problemleri, aşkın mucizesi ile çözebileceklerini göstermek için çok çalışmaları gerekiyor.

Yasal nedenlerden ötürü bir süre ailesinden ayrı kalmak zorunda olan Nigin'in hikayesi. Film, kelebeklerin (Nigin ve arkadaşları) en kritik yaş dönemini inceliyor.

İslami İran'ın Meşhed kentinde, onlarca farklı yerde çekilmiş olan bu film, fakirlik ve ilgili konuları ele alıyor.

Yaz tatili yaklaşmış, görme engelliler okulunda yatılı okuyan Muhammed'in köyüne dönme zamanı gelmiştir. Ancak Muhammed'in babasının yeniden evlenme planları vardır ve Muhammed'i bu planlara engel olarak görmektedir.

Nasır İzedi ve karısı bir turizm şirketi tarafından Brezilya'ya davet edilir. Brezilyalı bir kadın olan Angela ise Nasır'ı eski nişanlısı sanır. Bu da İranlı çift için geziyi zorlu kılar.

Şahap, beş kişilik bir ailede yaşayan 6 yaşında bir çocuktur. Ancak okul çağına gelmesine rağmen konuşamamaktadır.

Genç bir din öğrencisi olan Sadık bir elma yer ve sahibinin rızasını almak için yola koyulur.

Kızkardeşinin ayakkabılarını tamirciden getirirken kaybeden Ali, geçim sıkıntısı içindeki ailesini rahatsız etmemek için kendi ayakkabısını kardeşiyle ortak kullanmaya başlar.

Köyün sükûneti şehirden gelen misafirlerce bozulur. Dört kızkardeş, en küçük kardeşleri Pesendide'nin düğünü için aileleriyle birlikte gelmiştir. Bu olay bacanaklar için biraz sorun olsa da, çocuklar her ânı tatlandırır. Tâ ki..

Sekiz çocuğu evlenip gidince yalnız kalan Nene Lala, son olarak Japonya’ya giden oğlundan da bir yıldır haber alamamaktadır. Kimsesiz ve mağdur bir halde yaşamakta, günlerini oğlundan gelecek telefonu bekleyerek geçirmektedir. Yaşlılık yalnızlıkla da birleşince, beklediği telefon daha bir vazgeçilmez olur. Oğlu komşularını arayacaktır ve onu telefona çağıracaklardır. Sonunda oğlu arar. Ama mahallede çocuklardan başka herkes bir cenazededir. Ve aranan evin kapısı da ders çalışması için evin çocuğunun üzerinden kilitlenmiştir. 1,5 saat sonra tekrar telefon gelecektir ve kapının açılarak Nene Lala’nın telefona ulaşması gerekmektedir.

Bir devekuşu bakıcısı olan Kerim'in kızının işitme cihazı tam da sınavlarından önce bozulunca, Kerim kendisini daha kazançlı bir iş bulma umuduyla Tahran sokaklarında bulur. Artık yeni fırsat ve imkanlar onun gayret ve dürüstlüğünü test edecektir..

Bir Kanadalı çift farklı nedenlerden ötürü İran'a yolculuk yapar. Ancak tur firmasının dahil etmediği bir yere de gitmek isterler. Bunu duyan otel çalışanı Murtaza ise onlara bir öneri sunar.